Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Merkezi’nin (Su Gender) hazırlandığı “COVID-19 Pandemisi Sürecinde Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları İzleme Raporu” yayınlandı.
Öneriler sunuldu
Raporda önce çıkanlar şöyle:
*Salgın hastalıkların kadın, erkek, LGBTİ+ gibi farklı popülasyonları birbirinden farklı etkilediği bilincinde hareket edilmeli.
*Kadın sağlık çalışanları için eşit politikalar üretilmeli, iş yerinde ayrımcılık ve ev içi bakım emeği konuları görünür kılınmalı.
*Ulusal/bölgesel, ilk/orta/üst eğitim düzeyinde, kamusal/özel kurumlarda toplumsal cinsiyete duyarlı veri toplanmalı.
*COVID-19’la mücadele politikaları cinsellik ve doğurganlık sağlığı ve hakları da dahil olmak üzere herkesin sağlığını ve güvenliğini sağlamalıdır.
*COVID-19’la mücadele politikaları yeterli ve adil finansmana dayanan kapsamlı bir paradigma değişikliğini teşvik etmelidir.
*COVID-19’la mücadele politikaları demokratik değerlere dayanmalı ve bunları güçlendirmelidir.
*Eğitim planları geliştirilirken bu veriler göz önünde bulundurularak, farklı sosyoekonomik koşullardan gelen kız ve oğlan öğrencilerin eğitime erişimi mümkün kılınmalı.
*Pandemi tüm insanlara eşit seviyede etki etmiyor. Kesişimsel olarak farklı etkileri olan bu pandeminin yarattığı sonuçları anlamak için daha fazla kırılımlı verilere ihtiyacımız var.
*Pandemi sonrasında eğitimden sağlığa birçok alanda toparlanma politikaları üretilecek. Uzun vadeli toparlanma planları için veri boşluklarını doldurmalıyız ve eldeki kaynakları doğru noktalara kanalize etmeliyiz.
* Sadece toparlanma için değil gelecekte olabilecek yeni acil durumlar için veriye ihtiyacımız var. Fakat pandemi döneminde birçok istatistik/araştırma ofisi bütçe kesintisiyle karşı karşıya kaldığından bu tarz kurumlara daha çok destek olmalıyız.
* Devletler politika üretiminde kanıta dayalı çalışmalılar. Veri, görünmezi görünür kılabilir, dolayısıyla pandemi bize bir konuya her açıdan bakmanın önemini gösterdi. Bu yüzden devletler cinsiyetçi olmayan verilerle kanıta dayalı politika üretmeye her alanda başlamalılar.
4 başlık öne çıktı
Su Gender, pandemi konusunu toplumsal cinsiyet ekseninde tartışma ihtiyacı duyduklarını belirtiyor. Bu süreçte Gender Pandemic ile pandemi konusunu toplumsal cinsiyet ekseninde tartışan araştırmalar, fikir yazıları, raporlar, savunuculuk aktiviteleri gibi birçok alanda hem Türkiye’yi hem de uluslararası alanı kapsayan bir izleme faaliyeti sürdürdüklerini belirten Su Gender ekibi asistanlarından Aslı Aygüneş ve Oğuz Can Ok’un kaleme aldığı rapor, Mart-Eylül arasında altı ay boyunca yapılan izleme çalışmasının hasadı niteliğinde.
Raporla pandemi sürecinde yaşanan deneyimleri, sorunlara karşı üretilen çözümleri ve hali hazırda çözüm/dayanışma bekleyen alanları dört ana başlık altında derlemeye çalışıldı
: (1) Pandemi Gölgesinde Toplumsal Cinsiyet Temelli Eşitsizlikler, (2) Toplumsal Cinsiyet Temelli Şiddet ve Pandemi, (3) Haklara Erişim ve Pandemi, (4) Ekonomik Özgürlükler ve Pandemi.
Bu ana başlıklar altında pandemi döneminde toplumsal cinsiyete bakışın, toplumsal cinsiyet eşitsizliklerine dair deneyimlerin ve toplumsal cinsiyet eşitliği savununuculuğunun farklı boyutlarını incelendi.
Kadınlara ve LGBTİ+’lara yönelik şiddet ile ilgili yürütülen veri toplama çalışmalarına, kişilerin sağlık ve eğitim haklarına erişimleri sırasında karşılaştıkları toplumsal cinsiyet kaynaklı sorunlara, pandemi döneminde yaşanan ekonomik eşitsizliklere, ve bu sorunların çözümü için üretilen hızlı çözümler ile bu sorunların kalıcı olarak çözülmesi için ortaya konan politika önerilerine değinildi.