Farklı illerden akademisyenler, sivil toplum temsilcileri ve toplumsal cinsiyet ve kadın çalışmaları araştırma ve uygulama merkezi çalışanları ve gönüllüleri “Üniversitelerde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Mekanizmaları ve Kurumsallaşma Örnekleri” çalıştayında biraraya geldi.
Çalıştayı Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Mükemmeliyet Merkezi ile Raoul Wallenberg Enstitüsü düzenledi.
Sabancı Üniversitesi’nin Minerva Han yerleşkesinde gerçekleşen çalıştayda, katılımcılar toplumsal cinsiyet eşitliğini, üniversitelerde toplumsal cinsiyet eşitliğini kurumsallaştırmanın yollarını, karşılaşılan engelleri ve geleceğe dönük hedefleri tartıştılar.
Sabancı Üniversitesi Araştırma ve Geliştirmeden sorumlu rektör yardımcısı Şirin Tekinay ve Raoul Wallenberg Enstitüsü Türkiye ofisi direktörü İlhami Alkan Olsson yaptıkları açılış konuşmalarında üniversitelerdeki toplumsal cinsiyet eşitliği mekanizmalarını ve kurumsal mekanizmaların önemini vurguladılar.
Sabancı Üniversitesi Araştırma ve Geliştirmeden sorumlu rektör yardımcısı Tekinay konuşmasında Times Higher Education’ın üniversiteler arası sıralamada artık Birleşmiş Milletler sürdürülebilir kalkınma hedefleri kriterlerinin de bir kısmı tarafından değerlendirileceğini, Sabancı Üniversitesi’nin de kriter olarak seçtiği hedefler arasında toplumsal cinsiyet eşitliği olduğunu vurguladı.
Eşitlik mekanizmaları araştırması
Açılış konuşmalarını Gülru Göker ve Aslı Polatdemir farklı üniversitelerdeki toplumsal cinsiyet eşitliği mekanizmalarını inceledikleri araştırmayı sundular.
Farklı üniversitelerden yükseköğretimde toplumsal cinsiyet mekanizmalarına örnekler verilen sunumda, bu üniversitelerdeki toplumsal cinsiyet eylem planları ve bu çerçevede kurulan mekanizmaların sürdürülebilirliği tartışıldı ve akademide kadın olmak olgusu farklı açılardan ele alındı.
Cinsel tacizle mücadele
Günün üçüncü panelinde Yıldız Ecevit, Elif Ekin Akşit ve Olcay Karacan bulundukları üniversitelerden yola çıkarak yüksek öğretimde toplumsal cinsiyet politikalarına ve cinsel taciz ve saldırıyla mücadele amaçlı kurulan komite ve mekanizmalara dair genel noktalara değindiler.
Bu panelde konuşmacılar eylem planlarının ve üniversitelerde toplumsal cinsiyet farkındalığı yaratılmasının ana hedef olması gerektiğini vurguladılar. Aynı zamanda üniversitelerdeki cinsel taciz ve saldırıyla mücadele eylem planlarına da dikkat çektiler.
“Yenilikçi Projeler Gerekiyor”
Çalıştayda üniversitelerde yürütülen Avrupa Birliği destekli projeler de sunuldu. Şevkat Bahar Özvarış, Türküler Erdost, Ayşe Ayata, Mary Lou O’Neil, Bahar Aldanmaz, Alper Açık ve Serhat Uyurkulak projeler üzerine konuştular.
Çalıştayda AB destekli projelerin sonucu olarak ortaya çıkan eylem planları, toplumsal cinsiyet ve kadın çalışmaları merkezlerinin bu projeleri üniversitelerde hayata geçirmede izlenen yollar ve geleceğe dair planlar paylaşıldı.
Tartışmalarda özellikle yenilikçi ve sürdürülebilir sonuçlar doğuran projelerin gerekliliği vurgulandı.
Farkındalık
Özlem Şahin Güngör, Dilek Akbulut, Leyla Kahraman, Selda Tuncer ve Ayşe Gül Altınay’ın konuştuğu toplantının son panelinin başlığı “Üniversitede Cinsiyetçilik ve Cinsel Tacizle Mücadele: Dayanışma Çeşitleri ve Örnekleri” idi.
Panelistler toplumsal cinsiyet eşitliği farkındalığını üniversitede yaymak ve kurumsal yapıda kalıcı olmasını sağlamak amacıyla üniversiteler ve kollektifler arasındaki dayanışmanın gerekliliğine özellikle dikkat çektiler.
Bu panelde, üniversitelerin kurumsal merdiveninde üst basamaklarda kadın yöneticilerin olmasının gerekliliği, üniversite içi eğitimlerin yaygınlaştırılması, kurumsal engelleri aşma yöntemleri tartışıldı.
Öğrencinin etkin katılımı
Çalıştay sonunda akademisyenler, öğrenciler, sivil toplum temsilcileri ve toplumsal cinsiyet ve kadın çalışmaları araştırma ve uygulama merkezi çalışanları ve gönüllüleri farklı yükseköğretim kurumlarında toplumsal cinsiyet farkındalığı yaratmak için çalışan merkezlerin ve bireylerin ortak bir platformda buluşmasının ve iletişim içinde olmasının öneminde birleştiler.
Farkındalık çalışmaları ve yürütülen eylem planlarına kurumdaki öğrencilerin de aktif ve bilinçli olarak katılımına da dikkat çekildi.