Lisedeyken öğretmeni tarafından tacize uğrayan Eylül’ün, öğretmeni hakkında açtığı davanın ilk duruşması bugün Küçükçekmece 17. Asliye Mahkemesi’nde görüldü. Sanık S.D. suçlamaların hiçbirini kabul etmezken, duruşma 14 Mart 2019’a bırakıldı.
Eylül, lisedeyken kendisini Whatsapp üzerinden attığı mesajlarla taciz eden öğretmeni hakkında okul tarafından yürütülen soruşturmadan sonuç alamayınca üniversiteye başladığı bu yıl olayı mahkemeye taşımış ve yaşadıklarını bianet’e anlatmıştı.
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı coğrafya öğretmeni hakkında “çocuğa karşı cinsel taciz” ve “basit tehdit” suçlamaları ile iddianame hazırlamıştı.
Davanın ilk duruşmasında Eylül ve sanık coğrafya öğretmeni S.D. mahkeme salonunda hazır bulundu. Sanık herhangi bir avukat talep etmediğini belirtti.
Sanık S.D.: Cümlelerim içinden cımbızla çekilmiştir
Duruşmada ifade veren sanık S.D. gönderilen mesajların kendisine ait olduğunu kabul etti. “Benim göndermemden ziyade karşılıklı bir mesajlaşma söz konusu. Cümlelerim içinden cımbızla çekilip alınmıştır” dedi.
Hakim: Niye Eylülüm diyorsunuz?
Konuşma sırasında Eylül’den “Eylülüm” diye söz etmesi nedeniyle Hakim Seda Yıldıran Nazlım “Niye Eylülüm diyorsunuz? Diğer öğrencilerinize de böyle hitap ediyor musunuz?” diye sordu.
Sanık, “Kızım derim, canım derim. Onlar benim canım. Bunda bir sakınca görmüyorum. Bir öğretmenin kızım demesi canım demesi suçsa ben suçluyum” diye yanıtladı.
Öğrencileriyle içki içip içmediği sorulduğunda ise bunun yalnızca bir konuşma olduğunu, eyleme geçmediğini belirtti. Tehdit etme eyleminin ise gerçekleşmediğini, yalnızca duyduğu üzüntüyü paylaştığını söyledi.
Sanık S.D.: Yargıyla beni baskı altına almaya çalışıyorlar
S.D. ifadesinin sonunda “Aradan iki sene geçmiş mezun olmuş, iki bakanlık müfettişi beni sorgulamıştır. Burs aldığı kurumlardan, sosyal medyadan saldırıyorlar bana. İtibarım zedelenmiştir. Olay iyice geliştirilmeye çalışılıyor. Yargıyla beni baskı altına alıp suçlamayı düşünüyorlar” sözlerini söyledi.
Eylül: Beni dersten çıkarıp kendi dersine çağırıyordu
Söz alan Eylül ifadesinde “İlk kez 10. sınıfta dersime girdi. Hakkında birçok söylenti duyuyordum ancak inanmak istemiyordum. Okul yönetimi birçok kez uyarıda bulunmasına rağmen, beni ders anlattırmak için dersimden çıkarıp, kendi dersine çağırıyordu” dedi.
İfadesinin devamında “Kız öğrencilerin olduğu ortamlarda cinsel içerikli espriler yapmasından rahatsız olup ilişkimi kesmeyi denedim. Sonra da bu gece gelen mesajlaşmalar yaşandı” dedi. “Bir süre ne olup bittiğini idrak etmeye çalıştım” diyen Eylül, sonrasında şikayetçi olmaya karar verdiğini belirtti.
Şikayetinin sonrasında ise öğretmeninin kendisini dersten çıkarıp “Sen de üzülürsün ben de üzülürüm” diyerek suçlamasını geri çekmesi için tehdit ettiğini öne sürdü.
Duruşma 14 Mart’a bırakıldı
Avukat Neziha Erten, Eylül’ün savunmasına katıldığını belirtti. Tanık olarak mesajlarda ismi geçen öğrencinin, dersinden çıkardığı öğretmenin ve “tehdit” konuşmasının şahidi olan kişilerin dinlenmesini talep etti.
Avukat Bengisu İçen ise İlerici Kadınlar Derneği adına davaya katılım talebinde bulundu.
İfadelerin tamamlanmasından sonra, duruşma 14 Mart 2019’a bırakıldı.
“Eylül tacize uğrayan arkadaşlarına umut oldu”
Duruşma sonrasında yapılan basın açıklamasında “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele gününün öncesinde yine bir taciz davasında, adalet arayışında bir araya geldik. Ülkede taciz, şiddet, tecavüz sistematik bir şekilde devam ediyor ama Eylül bunlara sessiz kalmadı. Kendi okulunda tacize uğrayan arkadaşlarına umut oldu” denildi.
Avukat Neziha Eken söz alarak duruşma hakkında bilgi verdi. “Sanık klasik bir erkek savunması olarak davayı takip edenleri, Eylül’ü suçladı. Bu olay ifşa edildiği için basını suçladı” dedi. “Kadınlara yönelik her dava politik davalardır” diyen Eken, takip eden kadın örgütlerine ve çocuk örgütlerine teşekkür etti.
Eylül: Tek mağduru ben değilim
Söz alan Eylül, “Sistematik bir şekilde tacizlerine devam eden bir insandan bahsediyoruz. Bunun tek mağduru da ben değilim. Bunun açığa çıkmasından korkuyor. Bu yüzden karşı suçlamayla cevap verdi ama her şey gayet açık” dedi. Burs aldığı kurumla ilgili suçlamayla ilgili ise “şu anda tek burs aldığım kurum KYK” açıklamasını yaptı.
Basın açıklaması “Tacizcilerin bir an önce görevinden alınmasını istiyoruz. Öğrenciler okullarına güvenli bir şekilde gitsin istiyoruz” denilerek alkışlarla sona erdi.