Sosyal hizmet uzmanları, “Kadın doğdum erkek hissediyorum” diyen kişiye nefsine hakim olmasını söyleyen ilahiyatçı Hatipoğlu’na açıklamasını düzetlmesi için çağrı yaptı.
Sosyal hizmet uzmanları yazılı bir açıklama yaparak İlahiyat profesörü Nihat Hatipoğlu’na cinsel yönelim ve cinsiyet kimlikleri konusunda verdiği hatalı bilgileri düzeltmesini istedi.
Hatipoğlu Sultanahmet Meydanı’nda canlı yayınlanan Ramazan programında vatandaşların sorularını yanıtlarken, bir kişi söz almış ve “kadın olarak doğduğunu ancak kendisini erkek gibi hissettiğini ve kadınlardan hoşlandığını söylemişti.
Hatipoğlu da “Sen kadınsın, kadın doğmuşsun”, Bu senin bir imtihanın da olabilir, onun için mücadele etmen gerekir. Nefsine değil, inancına ve aklına teslim olman doğru olur” gibi ifadelerle cevap vermişti.
Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği’nin (SHU-Der) Ankara, İstanbul, İzmir ve Diyarbakır şubeleri ile Kaos GL ve Genç LGBTİ+ derneklerinin Sosyal Hizmet Çalışma Gruplarının yaptığı ortak basın açıklamasında, Hatipoğlu’nun yaptığı açıklamaları düzeltmesi çağrısı yapıldı.
Sosyal hizmet uzmanları “Uzmanların sorumluluklarının farkına varmaları, aynı alanda bu sorumluluğu hissedenlerin de meydanı önyargılara bırakmamaları gerekiyor. Nihat Hatipoğlu’ndan, yaptığı açıklamayı düzeltmesini, verdiği ‘uzman’ bilgisinin yanlış olduğunu hatırlatarak LGBTİ’lerle çalışan psikologlardan, sosyal hizmet uzmanlarından görüş almasını talep etmekteyiz” dedi.
“Verilen ‘uzman’ bilgisi yanlış”
Yapılan basın açıklaması şöyle:
“Bizler biliyoruz ki; 17 Mayıs 1990 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü tarafından eşcinselliğin Hastalıkların Uluslararası Sınıflaması’nın (ICD) akıl hastalıkları listesinden çıkarılmıştır.
“Toplumdaki heteroseksist anlayış sebebi ile LGBTİ’ler cinsiyet kimlikleri ve cinsel yönelimlerinden dolayı reddedilme, yanlış anlaşılma, baskı ve kınama gibi birçok sorunla karşı karşıya kalmakta ve temel hakları ihlal edilmektedir.
“Hacettepe Üniversitesi’nden Doç. Dr. Koray Başar’ın Kaos Haber Sitesi’nde belirttiği üzere böylesi ‘uzman görüşü ambalajındaki önyargılar’ ister din ister tıp uzmanlarından gelsin, insanların ve yakınlarının hayatını cehenneme çevirmekten öteye bir etki göstermezler. Uzmanların sorumluluklarının farkına varmaları, aynı alanda bu sorumluluğu hissedenlerin de meydanı önyargılara bırakmamaları gerekiyor.
“Nefret suçları sonucu en temel olan yaşama hakları ellerinden alınan LGBTİ’ler sağlık, barınma, eğitim, istihdam, sosyal hizmetlere erişim noktalarında da çeşitli zorluklar yaşamaktadırlar. Bu alanlarda yaşanan sorunlar LGBTİ’leri sosyal hizmetin ve psikolojinin potansiyel müracaatçısı/danışanı yapmaktadır.
“Sosyal hizmet mesleği insan hakları ve sosyal adaleti temel alan bir meslektir. Bu çerçevede insan haklarının bir gereği olarak ırk, etnik ve ulusal köken, renk, cinsiyet, cinsiyet kimliği; cinsel yönelim, yaş medeni durum, siyasi görüş, dinsel inanç, zihinsel ya da fiziksel engel başta olmak üzere insan onuruna yakışmayan her türlü ayrımcılıkla mücadelenin mesleki sorumluluğumuz olduğunun farkında olarak; Nihat Hatipoğlu’ndan, yaptığı açıklamayı düzeltmesini, verdiği ‘uzman’ bilgisinin yanlış olduğunu hatırlatarak LGBTİ’lerle çalışan psikologlardan, sosyal hizmet uzmanlarından görüş almasını talep etmekteyiz.
“Bizler; LGBTİ yurttaşlarımızın, kendileri için verilebilecek kamusal hizmetlerin politikasızlık nedeniyle kısıtlı olmasıyla beraber LGBTİ’lerin ayrımcılığa uğramasının önlenmesine yönelik model geliştirilene kadar, ihtiyaç duydukları tüm psikososyal destek hizmetlerini alabilmeleri için, haklarının korunması ve geliştirilmesi için sosyal hizmet uzmanlarının ve psikologların mesleki sorumluluk çerçevesinde yardımcı olabileceklerini belirtmek istiyoruz.” (ÇT)