Bu rehber, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne taraf olması nedeniyle çekilme kararına rağmen #İstanbulSözleşmesi ‘ni uygulama yükümlülüğünü ortaya koyuyor.
İstanbul Sözleşmesi’nin Türkiye’deki hukuki ve politik öneminin altını çizerek kadın hakları savunucularına, yargı mensuplarına ve kadınlara yönelik şiddetle mücadele edenlere Sözleşme’nin etkili bir araç olarak nasıl kullanılabileceğini gösteriyor.
Türkiye’de ve dünyada haklarından, eşitlik ve özgürlük talebinden vazgeçmeyen kadınların mücadelelerine güç katmayı amaçlıyor.
Kadın Koalisyonu, eşitlik, özgürlük ve adalet için Türkiye’nin dört bir yanından kadın örgütlenmelerinin güç birliği yapmak üzere bir araya geldiği bir örgütlenmedir.
Koalisyon, 2002’den bu yana kadınların toplumsal, ekonomik ve siyasal yaşamın her alanına eşit katılımları için yerel, ulusal ve uluslararası alanda mücadele yürütmektedir. Kadınların siyasal katılımını güçlendirmeyi, siyasete ve kamusal alana katılım için çeşitli yollar bulmayı hedeflemekte; yerel siyasete feminist müdahalenin araçlarını geliştirmeyi amaçlamaktadır. Politika süreçlerine bu amaçlar doğrultusunda etki etmeye çalışmaktadır. Bu doğrultuda yerel yönetimleri, belediyeleri, kamu idaresini, Meclis’te Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nu izleyip müdahale etmeye, ulusal ve uluslararası alanda cinsiyet politikalarının oluşturulma, karar alma ve işleyiş süreçlerini etkilemeye, yasa yapım sürecine müdahale etmeye çalışır;
Bazı yasalara ilişkin öneri ve görüş hazırlar; Anayasa, Siyasi Partiler ve Seçim Yasası, Büyükşehir Belediye Yasası, Yardım Toplama Yasası, İç Güvenlik Yasası bunlardan bazıları. Ama sadece ulusal hukukla sınırlı kalmadan, kadın mücadelesinin uluslararası veçhelerini ve mücadelelerini de hesaba katar.