(İng.: tokenism, İsp.: igualdad simbolica)
Erkek egemen iktidarda ve/veya kurumsal düzenlemelerde herhangi bir değişikliğe yol açmayacak şekilde, özellikle azınlık gruplar ve her grupta yer alan kadınlara karşı zorunluluklarını son derece sınırlı çaba ya da jestlerle yerine getiriyor görünme çabası. Tokenizm bir kuruluşun cins, farklılık, engellilik, ırk, yaş, din, ya da etnik kimliklere karşı duyarsızlık suçlamasından kurtulmak amacıyla tek bir bireyi, ya da önemsiz sayıda insanı saflarına almasını anlatmak için kullanılır.
“Tokenizm birbiriyle bağlantılı iki sonuca yol açar: (1) İlgi odağı haline gelen kişinin acze düşmesi: Sürekli göz önünde bulunan kişi herkes gibi biri olmaz. Bu da erkek olsun kadın olsun kişinin işlevini muazzam bir baskı altına alır. Çünkü, bu kişiler, içinde bulundukları grubun öteki mensuplarının geleceklerinden sorumlu tutulurlar. Başarılı olduklarında da başarıları kayda geçmez ve küçük bir grubun üyesi olduklarından nüfuz da kazanamazlar.
(2) Çoğunluk grubu mensuplarının yakınlaşması: Aralarına bir token girmiş olması çoğunlukta olanların grupsal tepkilerini güçlendirir…” (“Tokenism” De Beuk Handout, Dördüncü Dünya Kadın Konferansı NGO Forumu , Ağustos 1995)
Bağlam Örneği. “CAFRA’nın görüşüne göre, politikaların ‘kişilerin deneyimleri’nden çıkması gerekir. Özellikle kadınların seslerini duyurmakta güçlük çektikleri tasarım aşamasında olduğu kadar, eleştirmenlerin sivil toplum kuruluşlarıyla kadınların yalnızca token rolü oynadıklarına dikkat çektikleri uygulama aşamasında da, bu kolektif akla özellikle ihtiyaç duyulur.” (IPS, 2 Eylül 1995)